Türk Hava Yolları‘nın TK 419 sefer sayılı uçuşu ile saat 01.05‘te hareket ediyoruz. Üç saatlik uçuşun ardından yerel saat 04.50’de Moskova Vnukovo Havaalanı’na varıyoruz. Otobüsümüzle buluşuyor ve Moskova’ya gidiyoruz.  Yarım saatlik yolculuğun ardından Moskova’nın en etkileyici manzara noktalarından ”Serçe Tepeleri”ne gidiyor ve bu etkiletici şehrin fotoğrafını çekiyoruz. Molanın ardından kısa bir yolculuk yapıyor ve kahvaltı yapacağımız restorana gidiyoruz. Kahvaltının ardından Novodevichy Manastırı’nı (Yeni Rahibeler Manastırı) ve hemen yanı başında bulunan Novodevici Mezarlığı’na gidip Nazım Hikmet’in mezarını ziyaret ediyoruz. Ziyaretin ardından panoramik turumuzu gerçekleştiriyoruz.  Kurtarıcı İsa Katedrali, Kırım Köprüsü, Andreevsky Köprüsü, Vorobyovy Üniversitesi Meydanı Kanlı Gözlem Güvertesi, Kiev İskelesi, Ukrayna Oteli, Ukrayna Oteli İskelesi, Özgür Rusya Meydanı, Novinsky Bulvarı, Oktyabr Sineması, Moskova Kitap Evi, Arbat Meydanı, Sivtsev Vrazhek Yolu, Büyük Taş Köprü, Zaryadye Parkı, Kızıl Meydan, Bolşoy ve Moskvoretsky Köprüsü’nü görüyoruz. Panoramik turun ardından otelimize gidiyor ve odalarımıza yerleşiyoruz. Odamıza yerleştikten sonra akşam yemeğine kadar serbest zamanımız oluyor. Saat 18.30’da otelimizden yürüyerek ayrılıyor ve ”Moskova Metrosu” turunu gerçekleştiriyoruz. Metro turunuzun ardından restorana gidiyor ve ”Balalayka Müziği” eşliğinde akşam yemeğimizi alıyoruz. Akşam yemeğinin ardından otobüsümüzle hareket ediyor ve kısa yolculuğun ardından otelimize dönüyoruz.

Otelde alacağımız kahvaltının ardından Moskova şehir turunu gerçekleştiriyoruz. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Kremlin’i geziyoruz. Kremlin Rusça’da kale anlamına geliyor ve Rusya’nın 1000 yıldan bu yana yönetim merkezi olmuştur. Yürüyüş turuyla yapılacak ve Kutsal Üçlü Kapısı’ndan başlayacak gezimizde Kremlin Georgiyevski Salonu (dışarıdan), Kremlin Silahhanesi (dışarıdan), Başkanlık Sarayı (dışarıdan), Senato Sarayı (dışarıdan) binalarını görüyor; Çar Topu ve Çar Çanı‘nın ilginç hikayelerini öğreniyoruz. Kremlin ziyaretimizin şaheserleri Sobornaya Meydanı‘na bakan katedrallerdir. Rurik Hanedanı‘na mensup Rus Çarları’nın mezarlarının bulunduğu ”Başmelekler Katedrali”, İkonlarıyla ünlü ”Müjde Katedrali” ve Rus Çarları’nın tahta çıkış yeri olan ”Meryem’in Göğe Yükseliş Katedrali”ni ziyaret ediyor ve hikayelerini dünlüyoruz. Ziyaretin ardından aracımızla buluşuyor ve öğle yemeğini alacağımız yerel restorana gidiyoruz. Öğle yemeğinin ardından otobüsümüzle Kızıl Meydan’a gidiyor ve bu etkileyici meydanda yürüyüş turumu gerçekleştiriyoruz. Lenin’in Mozolesi’ni (dışarıdan) görüyor ardından Kazan Katedrali’ni (dışarıdan) ve Aziz Bazil Katedrali’ni (dışarıdan) görüyor ve hikayelerini öğreniyoruz.  Gezilerimiz sonrası Arbat Caddesi’ne gidiyor ve serbest zaman alıyoruz. Serbest zamanın ardından otobüsümüzle buluşuyor ve Tren İstasyonu’na gidiyoruz. “Antonina Özel Transsibirya Ekspresi” trenine biniyor ve kompartımanlarımıza yerleşiyoruz. Akşam yemeği trenimizin restoranındadır. Geceleme Trendedir.

Trende alacağımız kahvaltının ardından, Tataristan’ın başkenti Kazan’a geliyoruz. Kazanka Nehri’nin Volga Nehri’ne aktığı yerde kurulan Kazan şehrinde gerçekleştireceğimiz şehir turumuza kısa panoramik turunu gerçekleştiriyor ve ardından Kazan Kremlin’inde iniyoruz. Kazan şehrinin incisi sayılan bu mekân, Haziran 2001’de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dâhil edilmiştir. Kremlin’deki turumuzda, Spaskaya Kulesi ile başlıyoruz. Kul Şerif Camii, Müjde Katedrali, Suyumbike Kulesi (dışarıdan) ve Başkanlık Sarayı’nı görüyor, ardından Kremlin’den ayrılıyoruz. Otobüsümüzle buluşuyor ve öğle yemeği için yerel restorana gidiyoruz. Öğleden sonra Rus Çariçe’si Katarina döneminde inşa edilen Mercani Camii’ni ziyaret ediyoruz.  Ziyaretlerin ardından tarihi sokaklarda dolaşıyor ardından şehrin yürüyüş alanı olan Bauman Caddesi’nde serbest zaman alıyoruz. Serbest zamanın ardından otobüsümüzle buluşuyor ve kısa yolculuğun ardından Kazan Tren İstasyonu’na geri dönüyoruz. “Antonina Özel Transsibirya Ekspresi” trenimiz Kazan’dan ayrılıyor.  Akşam yemeği ve geceleme trende.

Sabah saatlerinde trenimiz, Ural Dağları’na varıyor. Bir ucu Avrupa diğer ucu Asya kıtasında bulunan Ural Dağı Tüneli’nden geçiyoruz.  Tüneli geçtikten kısa bir süre sonra Yekaterinburg’da duruyoruz. Şehir, Çar Büyük Petro tarafından 1723 yılında kurulmuş, ancak asıl ününü 1918 yılında son çar II. Nikola ve ailesinin burada öldürülmesinden dolayı yapmıştır. Yekaterinburg Tren İstasyonu’ndan ayrılıyor ve panoramik tur yapıyoruz. Çar ailesinin infaz edildiği yerde yaşanan trajik olayların anısına, 2003’de inşa edilen Kanlı Katedral’i ziyaret ediyoruz. Avrupa – Asya kıtası buluşma noktası ve anıtına gidiyoruz. Turun ardından trenimize biniyoruz. Yolculuğumuz Batı Sibirya’nın geniş steplerine doğru devam etmektedir. Akşam yemeği ve geceleme trendedir.

Sabah kahvaltısı ve öğle yemeğimizi trende alıyoruz. Öğle saatlerinde Sibirya’nın tam merkezinde yer alan ve en büyük şehri olan Novosibirsk’e geliyoruz. Tren İstasyonu’nda yer alan ”Transsibirya Müzesi”ni geziyor ardından şehrin merkezine otobüsümüzle gidiyoruz.  Mimari görünümü tipik bir Sovyet olan bu şehirde gerçekleştireceğimiz şehir turunda şehri tanıyor ve Transsibirya Anıtı’nı ve Ob Nehri’ni görüyoruz. Gezimiz sonrası trenimizle doğu yönüne seyretmeye devam edecektir. Akşam yemeğinden önce tren restoranında Votka Tadım gecesine katılıyoruz. Akşam yemeği ve geceleme trendedir.

Kahvaltının ardından, trenimiz Yenisey Nehri’ni geçiyor, bizleri, dağları, billur suları olan nehirleri ve şırıl şırıl dökülen çağlayanlarıyla, Doğu Sibirya’nın birbirinden farklı manzaraları eşliğinde gezdiriyor. Bugün, gözlerimizi manzaralara bırakıp, düşüncelerimizi büyüleyici güzelliklere terk etme günüdür. Öğleden sonra Krasnoyarsk şehrine geliyoruz. Novosibirsk sürgünlerle büyümüş ve renklenmiştir. Şehrin en ünlü sürgünü Lenin bu şehirde 2 yıl kalmıştır. Krasnoyarsk şehrinde yapacağımız turun ardından trene dönüyoruz.  Akşam yemeği ve geceleme trendedir.

Sabah saatlerinde kahvaltımız sonrası trenimiz İrkutsk’a varıyor. Çarlık Rusyası’nda  Doğu Sibirya’nın başkenti olan İrkutsk ”Sibirya’nın Parisi” olarak da bilinen bir şöhreti vardır. Bunun nedeni buraya sürgün sonrasında yerleşmeye karar veren Rus aydınlarıdır. Bu kişiler arasında Tolstoy’un akrabası olan  Volkonski Ailesi de bulunuyor. Maria Volkonskaya Puşkin gibi Rus Romantikleri ile ilişkiler kurmuş ve Rus Romantik Edebiyatı ile müziğin gelişmesine katkısı olmuştur.  Trende bagajlarımızı bırakıyor-sadece bir gecelik kıyafetlerimizi alıyor ve otobüsümüze biniyoruz. Angara Nehri iki yakasında kurulan Irkutsk’u geziyoruz.  Sibirya ağaçlarından yapılma ağaç evleri, yeni dikilmiş Çar Alexander III Heykeli’ni görüyor ve şehri rehberimiz eşliğinde tanıyoruz. Irkutsk’ta Sibirya Mimarisi’ne özgü çok sayıda kilise de bulunmaktadır. Rus Burjuva Devrimi’nin izlerini ”Dekavristler Müzesi”nde  sürüyoruz. İpek Yolu’nun paralelinde bulunan ve Çin, Moğolistan hattından Moskova’ya uzanan ”Çay Yolu” nun hikayesini öğreneceğimiz ”Çay Müzesi”ni ziyaret ediyoruz. Sibirya’nın en büyük pazar yerinde serbest zaman alıyoruz. Bu pazarda Rusya’nın en lezzetli votkalarından almayı unutmayın. Akşam yemeği geleneksel Rus lezzetlerinin tadacağımız yerel restorandadır.  Konaklama İrkutsk’taki otelimizdedir.

Sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrasında tur aracımızla hareket ediyor ve bir saat sonra ”Çar Rusyası’nda Yaşam ve Çalışma Hayatı” konulu Talcin Açık Hava Müzesi‘ni geziyoruz. Bu müzede Sibirya‘yı işgal eden ve bu bölgelere yerleşen Rus Kazaklarının bu bölgenin yerel halkı olan Buryatların hikayesini öğreniyoruz. Baykal gölü kenarında küçük bir köy olan Listvyanka’ya gidiyoruz. Bu şirin köyde Sibirya pazarını geziyor ve alışveriş imkânı buluyoruz. Alışveriş için serbest zamanının ardından Listvyanka İskelesi’nden özel teknemizle hareket ediyoruz. Dünyanın en hacimli tatlı su gölü olan Baykal’a tam gün ayırıyoruz. Baykal Gölü, aynı zamanda UNESCO Dünya Doğa Mirası Listesi’ndedir.Teknemiz bizi Port Baykal’da bırakacak ve burada bizi bekleyen trenimize biniyoruz. Özel trenimiz Baykal Gölü’nün kıyısında ağır bir tempoda yol alırken, yol üzerinde mimari açıdan olağanüstü ilginç köprüler, tüneller ve viyadüklerden geçiyoruz. Şahane manzaralardan geçerken bol bol fotoğraf çekiyor, muhteşem görüntülere tanık oluyoruz. Akşam hava durumu elverişli olduğu takdirde, etkileyici gölün kıyısında mangalları hazırlayarak piknik yapıyoruz. Bu molamızda cesareti olan yolcularımız, en sıcak zamanında yüzeyi ancak +10 dereceye kadar çıkabilen Baykal Gölü’nde yüzebilirler. Sonrasında trene tekrar biniyoruz. Gelecek istasyonumuz Ulan Ude olacak. Geceleme trenimizdedir.

Sabahın ilk ışıkları doğarken Baykal Gölü’nün manzaralarını da seyretmeye devam ediyoruz. Baykal Gölü’ne dökülen, Moğolistan’ın en uzun nehri Selenga’nın oluşturduğu Selenga Vadisi’ni geçiyoruz. Doğu Sibirya Dağları’nın vahşi ve yalnız dağ eteklerinden geçerek, yolculuğumuza devam ediyoruz. Trenimizin Moğolistan Demiryolu’na katılacağı Ulan Ude’ye varıyoruz. Şehir turuna katılıyor ve Ulan Ude’yi rehberimizle keşfediyoruz. Sonrasında, trenimize binip Moğolistan’ın içlerine yolculuğumuz devam ediyor. Tren personeli özel trenimizde kalacağımız bu son gecemize özel “Çar Sofrası”nı hazırlayacak ve Antonina Özel Trenine veda edeceğiz

Güneşin ilk ışıklarıyla uyananlar, Moğolistan’ın ortalarından geçerken, kompartıman camlarından etkileyici manzaraları görebilecekler. Yurt çadırları, bozkırlarda koşturan atlar manzaramızı süsleyecek. Sabah saatlerinde başkent Ulan Bator’a geliyoruz. Kahvaltından sonra trenimizden ayrılıyoruz. Panoramik turumuzu gerçekleştiriyor ardından Orhun Abidelerinin sergilendiği Ulusal Müze’yi geziyoruz. Budist Gandan Manastırı’nı ardından etkileyici işkence sahnelerinin yer aldığı Choijin Lama Tapınağı’nı ziyaret ediyoruz.  Öğle yemeğini, yerel bir restoranda, lezzetli Moğol yemeklerini tadarak alıyoruz. Yemek ve turun ardından şehir meydanına gidiyor ve serbest zaman alıyoruz. Otelden hareket ediyor ve geleneksel müzik ve dansların sergilendiği Moğol Gecesi’ne katılıyoruz. Gecede geleneksel Höömey müziğini dinliyoruz. Pek çok çeşidi bulunan höömeyin temel özelliği gırtlaktan aynı anda açık bir şekilde duyulabilen birden fazla sesin çıkarılabilmesidir. Gırtlaktan söylenen Höömey‘e atın kuyruk kıllarından yapılan keman yayıyla çalınan Morin Khurr adlı enstrüman eşlik etmektedir. Gecede dans, akrobasi ve folklor oyunları da sahnelenecektir. Akşam yemeğini Moğol Izgarası olarak yerel restoranda alıyoruz. Gecenin ardından otelimize dönüyoruz.

Otelde alacağımız kahvaltısının ardından, tam gün sürecek Moğol Bozkırı turumuzu gerçekleştiriyoruz. Bir saatlik yolculuğun ardından Türk Tarihi için çok önemli bir ziyaret yerine gidiyoruz. Tarihimizde ilk kez ”Türk” sözcüğünün yazıldığı Tonyukuk Anıtı’nı görüyoruz. Tonyukuk yazıtları,  Nalaikh yakınlarında yer alıyor ve 716 yılına ait Türk yazıtlarıdır. Türk dilindeki en eski yazılı kanıtlarıdır. Ziyaretin ardından bir Moğol ailesi’nin halen yaşadığı çadırı ziyaret ediyoruz. Ailenin kendi yiyeceği olarak ürettiği tereyağ, peynir ve leziz kaymaktan tadıyoruz. Ziyaretin ardından hareket ediyor ve kırk beş dakikalık yolculuğun ardından Terelj Vadisi ve milli parkına geliyoruz.  Yapacağımız otobüs yolculuğu, bizlere bölgenin güzel kırsalını izleme şansı veriyor. Vadide yer alan bir kampta grubumuza özel olarak hazırlanan ”Mini Nadaam Festivali”ne katılıyoruz.  Moğolların milli bayramı olan “Nadaam”da oynanan at oyunları ve yarışlarını, geleneksel güreşi ve okçuluk kabiliyetlerini izliyoruz. Öğle yemeğimiz geleneksel yöntemle hazırlanmış ve sütte terbiye edilmiş kuzu etinden tadıyoruz. Terelj Vadisi’nden hareket ediyor ve bir saatlik yolculuktan sonra Ulan Bator’a geliyoruz. Gala yemeğimizi yerel restoranda alıyoruz. Konaklama Otelimizde.

Kahvaltının ardından Ulan Bator Havaalanı’na hareket ediyoruz. Bilet ve pasaport işlemlerinin ardından Türk Hava Yolları’nın TK 237 sefer sayılı uçuşu ile saat 08.45’te hareket ediyor ve dokuz saatlik uçuşun ardından saat 13.10’da İstanbul Havaalanı’na varıyoruz.